top of page
Ara
  • Yazarın fotoğrafıTolga UÇAR

Öğrenme Stilleri ile Uyumlu Meslekler

Güncelleme tarihi: 6 Eki 2020

Herkese merhabalar;


Bugün sizlere öğrenme stilleri ile uyumlu meslekler hakkında bilgi vermek istiyorum. Herkes öğrenir ve bu yeni bilgileri farklı şekillerde zihinlerinde tutarlar. Örneğin okuldayken bazı derslerinizdeki bilgileri kolay ve açık bir şekilde öğrenirken bazı derslerde ise zorluk yaşarız. Bu tür deneyimlerin sebebi ise yeni bir bilgiyi nasıl işlediğinizle alakalı olan öğrenme stilleri ve metotlarınızdır. Araştırmalar şunu gösteriyor ki bireysel öğrenme stillerimizin farkında olmak sınavlarda yüksek puanlar almamızı, farklı bakış açılarını daha iyi algılamamızı, zamanı daha verimli kullanmayı ve bilgiyi çok daha uzun süre zihinlerimizde muhafaza etmemizi sağlar. Diğer yandan seçtiğimiz kariyer yolunda gelişim ve başarıyı sağlamak için de sürekli yeni bilgiler edinmeli, becerilerimizi ve bilgilerimizi genişletmeliyiz.

Öğrenme stillerinizle uyumlu bir meslek seçimi, eğitim ve mesleki hayatınız boyunca gelişen bilgi ve becerilerinize daha bağlı ve ilgili olmanızı sağlayacaktır. Diğer yandan bilginin beceriye ve daha sonrasında da yaratıcılığı kullanarak başarıya dönüşümü noktasında öğrenme stilleri ile uyumlu bir meslek seçiminin rolü oldukça önemlidir.

Üç tane temel öğrenme stili vardır.

Bunlardan ilki görsel öğrenmedir. Görsel öğrenmeye sahip kişiler bir bilgiyi en iyi olarak çizilmiş resimlerle algılarlar. Beyaz veya akıllı tahtalar, haritalar, diagramlar, grafik ve diğer görsel ögeler onlar için en iyi öğrenme kaynaklarıdır. Diğer yandan bir yönergenin sözlü olarak ifade edilmesindense yazılı olarak verilmesini tercih ederler. Yeni bir konuyu anlamaya çalışırken genelde karalama veya çizme yapabilirler. Birçok görsel öğrenici daha önce yazdığı veya çizdiği bir şeyi çok daha iyi hatırlayabilir.

Görsel öğreniciler, mesleki hayatlarında kavram ve fikirleri birbirine bağlama, yer-yön bulma, veriler üzerine karar vermekle beraber sanat ve tasarım gibi yaratıcı işler üretme noktasında oldukça beceriklidirler.

Görsel öğreniciler otomotiv, makine, tasarım, işletme, bilişim ve fotoğrafçılığa yönelik sektörlerde oldukça başarılı olabilirler.

İkinci olarak işitsel öğrenmeye sahip kişiler bir bilgiyi -en iyi- sesli olarak ifade edildiğinde öğrenirler. Bir dersi, konferansı, semineri dinlemek onlar için iyi bir öğrenme kaynağıdır. Bu tipteki öğreniciler, başkalarının söylediklerini kolayca hatırlayabilir, karmaşık veya anlaması zor olan konuları konuşarak öğrenmeyi tercih ederler.

İşitsel öğreniciler sözlü yönergeleri daha çok tercih ederler. Öğrendiklerini hafızalarında uzun süre tutmak için tekrarlamayı ve tekrarladıklarını da yüksek sesle anlatmayı tercih ederler. Grup çalışmalarına oldukça uyumludur ve grup içindeki tartışmaları öğrenmenin bir yolu olarak görürler.

İşitsel öğreniciler, mesleki hayatlarında grup tartışmalarının olduğu, aktif dinleme becerisi gerektiren ve konuşmalara dayalı karar vermenin gerektiği meslekleri seçme eğilimindedirler. Bunun sebebi ise bilgiyi hatırlayıp değerlendirirken duymalarının yeterli olmasıdır.

İşitsel öğreniciler halkla ilişkiler, eğitim, satış ve pazarlama, işletme yönetimi, radyo ve televizyon, çeviri, turizm ve otelcilik, çocuk gelişimi ve sağlık hizmetlerine yönelik sektörlerde oldukça başarılı olabilirler.

Son olarak ise kinestetik -yani dokunsal- öğreniciler, bilginin görülüp veya söylenmesindense, deneyimleyerek öğrenmeyi tercih ederler. Bunun için ise ellerini kullanmaktan çekinmezler. Ögelere dokunurlar ve onları hissetmeye çalışırlar. Bir kavramı veya bilgiyi özümsemek için sürece dahil olurlar ve bolca alıştırma yaparlar.

Bu tip öğreniciler bilgiyi en iyi öğrenme kaynağına fiziksel olarak dahil olduklarında hatırlarlar. Bunun için ayağa kalkarlar, etrafta dolaşırlar veya bilgiyi canlandırarak hatırlamaya çalışırlar.

Kinestetik öğreniciler mesleki hayatlarında aktiflik ve hareketlilik gerektiren pozisyonlarda oldukça kabiliyetlidirler. Sürekli bir heyecan ve canlılığın olduğu iş ortamlarını tercih etmektedirler. Özellikle ellerini kullanabildikleri fiziksel hareketlilik gerektiren mesleklere oldukça uyumludurlar.

Kinestetik öğreniciler otomotiv, gastronomi ve mutfak sanatları, gemi, makine ve inşaat teknikerliği ve mühendisliği, turizm, spor yönetimi ve sağlık hizmetlerine yönelik sektörlerde oldukça başarılı olabilirler.

Unutmamalıyız ki; öğrenme stilleri kariyer seçiminde tek kriter değildir. Bir öğrenme stiliyle diğerinden daha fazla ilişki kurmak, sizi ideal öğrenme stilinize uygun kariyerlerle kısıtlamaz. Önemli olan seçtiğiniz herhangi bir kariyer yoluna var olan öğrenme stillerinizi dahil edebilmenizdir. Hangi mesleği seçmiş olursanız olun, öğrenme stillerini anlamak yeni beceriler öğrenme yolunda en iyisini edinmek, profesyonel olarak gelişmek, etrafta olup bitenlere adapte olmak ve başkalarının da öğrenme ve gelişimine yardımcı olmanızı sağlayacaktır.

Herkese başarılı bir kariyer seçimi ile birlikte mutlu ve sağlıklı günler dilerim.

443 görüntüleme0 yorum

Son Paylaşımlar

Hepsini Gör
Yazı: Blog2_Post
bottom of page